15 Temmuz 2009 Çarşamba


seyrettim
seyir ettim.
farketmedim
oysa
o ise
fark etti..

*harmonic

Mora boyanmış bir gökyüzü çizdim kağıtlara. Neden mor olduğunu bilmiyordum ama boyadım boşluk bırakmadan. Senin kokunu aradım bulutlarda, yoktu, ya da ben bir türlü bulamadım.
Eve dönmek istemedim hiç. Biraz daha kalsam sen gelecekmişsin gibiydi. Biran başka bir tarafa gözüm kaysa sen çıktın sanıyordum diğer taraftan, görememekten korkuyordum.
Bulutlardan inerken mor bir yel esti. Ayağım kaydı, düştüm. Islaktı yer. Birileri ağlamıştı yine.
Gözlerime dokundum, ıslaktı.
Evime gitmeliydim. Senden kalanı bulmalıydım, yanıma almalıydım mızıkamı.
Yerden kalktım. Dizlerim, ellerim yerdeki sudan sırılsıklam olmuştu. Çamurlu değildi su, aksine berrak ve tuzlu.
Mızıkayı aldığımda elime,bir şeyler dokundu sanki yüreğime. Buram buram sen koktu her yer. Saçlarım ellerini hissetti yokluğunda. Duvarlar resmine büründü. Etrafımda renkli köpüklü balonlar uçuşuyordu, çocukluğumdan kalma her biri. Annemin çarşıdan getirdikleri sandım ama bunları sen üflüyordun.
Mızıka 24 delikli demiştin. Saymadığımdan bilemezdim. Yanımdaydın ya önemsemedim.
Şimdi yoksun diye mızıkanın küçük karelerinde aradım seni, saydım her bir kare deliği. Yan yana ikili sıralanmışlar, evet, 24 çiftleri ama onlarda yalnızlarsa bizim gibi 48 kare delik ses üflerlerdi demek ki.
Metalindeki parmak izlerini seyrettim. İkimizinki birbirine karışmış. Hangisi senin ayırt edemedim.
Soluğun içindedir hala diye bir kez bile üflemedim ....

7 Temmuz 2009 Salı

hokus pokus

salagadula menciga bula
bibidibabidi bum!